Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliği birinci sınıf öğrencisi Rojin Kabaiş'in şüpheli ölümü hâlâ aydınlatılamadı. Baba Nizamettin Kabaiş, kızının ölümüne dair soru işaretlerinin giderilmesi için yetkililere çağrıda bulundu: "Tek isteğim, kızımın nasıl öldüğünü öğrenmek. Üç ay geçti ama acım ilk günkü gibi taze."
Van Gölü’nde şüpheli kayboluş ve cesedin bulunması
Rojin Kabaiş, üniversiteye başladıktan sadece üç gün sonra, 27 Eylül akşamı Van Gölü sahilinde kaybolmuştu. Genç kızın cesedi, kaybolduğu yere 24 kilometre uzaklıktaki Mollakasım Köyü sahilinde, 18 gün sonra bir yurttaşın ihbarıyla bulundu. Baba Kabaiş, kızının ölümüne dair resmi açıklamaların yetersiz olduğunu ve birçok sorunun cevapsız kaldığını belirtti.
"Kendine zarar verdi" İddiasına tepki
Baba Kabaiş, kızının intihar ettiği yönündeki iddiaları reddetti:
"Rojin hayat doluydu. Van’a birlikte gittik. Kış hazırlıkları yapıyordu. Derslerini seven bir insandı. Böyle birisi kendine zarar verir mi? Kızımı darp ettiler, katlettiler."
Darp izleri ve eksik açıklamalar
Otopsi raporundaki darp izlerine dikkat çeken baba Kabaiş, "Rapor çıktığında iki erkek DNA'sı bulunduğu söylendi, ancak bu tespit edilmedi deniyor. Niye açıklamıyorlar? Terlikleri nerede? Telefonu neden hâlâ çözülmedi?" diyerek olayın aydınlatılmasını istedi.
Yurt yönetimine ve oda arkadaşına ulaşamıyorlar
Baba Kabaiş, kızının kaldığı yurttan şüphe duyduklarını ifade ederek, yurt müdürü ve oda arkadaşına ulaşamadıklarını belirtti:
"Yurt yönetimi görevini yapmadı. Saat 23.00'te kızımı arasalar belki yaşıyor olacaktı. Kızımın oda arkadaşıyla görüşmek istiyoruz ama bizi görüştürmüyorlar."
"Adalet istiyorum"
Nizamettin Kabaiş, kızının ölümüne ilişkin yetkililerden destek talep ederek sözlerini şöyle tamamladı:
"Kızımın başına ne geldiğini öğrenmek istiyorum. Adalet istiyorum. Üç ay geçti, içim hâlâ yanıyor. Kim, neden yaptıysa ortaya çıksın."