MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, cezaevlerinde bulunan hasta tutukluların siyasi görüşlerine bakılmaksızın tahliye edilmesi gerektiğini ifade etti. Yıldız, “Umut hakkı” uygulamasının yaşama geçirilmesi gerektiğini ve bu konuda bilimsel veriler ışığında infaz ertelemesi yapılmasını vurguladı.
Adalet bütçesi görüşmelerinde hasta tutuklular gündem oldu
Adalet Bakanlığı’na dair bütçe teklifinin Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki görüşmelerinde, cezaevlerindeki insan hakları ihlalleri ve hasta tutukluların durumu tartışma konusu oldu. DEM Parti Van Milletvekili Zülküf Uçar, cezaevlerindeki ihlallere dikkat çekerken, MHP'li Yıldız hasta tutuklular için önemli çağrılarda bulundu.
DEM Parti’li Uçar, özellikle Adlı Tıp Kurumu ve cezaevi kurullarını eleştirerek, bu yapıların kararlarının hasta tutukluların ölümünü hızlandırdığını belirtti. Uçar, “Kürt, Alevi ya da özgürlük talep eden bir kadınsan, maalesef en başta suçlu kabul ediliyorsun. Bugün cezaevlerinde binlerce masum insan esir tutuluyor” ifadelerini kullandı.
“Umut Hakkı” tartışmaları
DEM Parti Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Abdullah Öcalan için verdiği “Umut hakkı” kararına dikkat çekti. Beştaş, bu hakkın uygulanmaması durumunda, idam cezasının fiilen devam ettiğini savundu. Beştaş, “Bu hak kabul edilmediği takdirde, insanlar fiilen ölüm cezasına mahkûm ediliyor” dedi.
Yıldız”an destek: Bilimsel verilere dayalı tahliye
MHP’li Feti Yıldız ise “Umut hakkı” uygulamasının uluslararası mahkemelerde önemli bir engel oluşturduğuna dikkat çekti ve hasta tutsakların durumuna ilişkin bilimsel veriler ışığında kararlar alınması gerektiğini belirtti. Yıldız, şu ifadeleri kullandı:
“Tek başına hayatını idame ettiremeyen, yaşlı ve hasta mahkûmların, siyasi görüşüne ya da inancına bakılmaksızın infazının ertelenmesi ve tedaviye erişimlerinin sağlanması gerekiyor. Cezaevi revirlerinin hastane şartlarına uygun hale getirilmesi de şart.”
Bahçeli’nin “Umut Hakkı” mesajı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de 22 Ekim’deki grup toplantısında “Umut hakkı” üzerine dikkat çekmişti. Bahçeli, Abdullah Öcalan'ı kastederek, “Terörist başı tecridi kaldırıp TBMM’de konuşursa, terörün sona erdiğini ilan ederse, umut hakkı kullanımı için yasal düzenlemenin yolu açılabilir” şeklinde konuşmuştu.
Bu tartışmalar, cezaevlerindeki hasta tutsakların insan hakları ihlalleri ve “Umut hakkı” konusunda önemli bir adım atılması gerektirdiğini gözler önüne seriyor.
