DEM Parti milletvekilleri, TBMM önünde yaptıkları basın açıklamasında Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’u kayyım atamaları konusunda sorumluluk almaya çağırdı. Grup Başkanvekili Sezai Temelli, "Sadece anayasayı sivilleştirmek yetmez, Meclis iradesini korumak gerekir" dedi.
DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli ve milletvekilleri, TBMM Başkanlığı önünde yaptıkları açıklamada, kayyım uygulamalarına karşı Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’a çağrıda bulundu. Temelli, Van Belediyesi’ne kayyım atanmasıyla birlikte toplamda 11 belediyeye kayyım görevlendirildiğini belirterek, “Bu tablo Türkiye demokrasisinin mevcut durumunu gözler önüne seriyor. TBMM’nin bu konuda adım atması gerekiyor ve en büyük sorumluluk Meclis Başkanı’na düşmektedir” ifadelerini kullandı.
"OHAL düzeninin devamı"
Kayyım uygulamalarının OHAL döneminde yasalaştığını hatırlatan Temelli, mevcut iktidarın bu uygulamayı sürdürmekte ısrarcı olduğunu vurguladı. “OHAL uygulamaları bir darbe pratiğidir. Halkın iradesini yok sayan bu yaklaşım, demokrasiyi ve hukuk devletini zedeler” diye konuştu.
Temelli, Meclis’te yer alan 10 partiyle birlikte kayyım uygulamalarının kaldırılması için yasa teklifi verdiklerini hatırlatarak, “Bu teklif bir an önce gündeme alınmalı ve yasalaşmalıdır. Meclis Başkanı’nın bu konuda inisiyatif alması gerekiyor” dedi.
"Meclis Başkanı tarafsız olmalı"
Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un iktidar ve muhalefeti bir araya getirmesi gerektiğini belirten Temelli, kayyım meselesinin demokrasiye zarar verdiğini savundu. “Türkiye’nin demokratikleşmesi ve hukuk devleti olması için bu uygulamalara son verilmelidir. Kayyım atamalarıyla demokrasi yan yana gelmez” dedi.
Son olarak, Van’da yaşanan olaylara değinen Temelli, belediye binasına yapılan polis müdahalesini eleştirdi. “Seçilmişlere yönelik baskı kabul edilemez. Kolluk güçlerinin şiddet içeren müdahaleleri, halkın iradesini yok sayan bir anlayışın göstergesidir. Bu hukuksuzluklara karşı Meclis Başkanı sessiz kalmamalıdır” ifadelerini kullandı.
DEM Parti, Meclis Başkanı’nın tarafsız olması gerektiğini vurgulayarak, “Eğer Meclis tüm halkı temsil ediyorsa, Kurtulmuş’un seçilmişlerin iradesini koruması gerekir. Bu sadece bireysel hakların değil, bir halkın iradesinin korunması meselesidir” diyerek çağrıda bulundu.
