AMED TV - İsrail, Lübnan’a yönelik saldırılarını ikinci haftaya taşırken, bölgedeki gerilim giderek tırmanıyor. Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın İsrail tarafından öldürülmesi, bölgedeki çatışmaların yeni bir aşamaya taşındığını gösteriyor. İsrail’in ateşkes şartları ise uluslararası arenada tartışmalara yol açmış durumda.
İsrail’in ateşkes şartları: Hizbullah’ın silahsızlanması
İsrail Dışişleri Bakanı Katz, Almanya, İngiltere, Kanada ve İtalya gibi 25 ülkeye gönderdiği mektuplarda, Hizbullah’ın Litani Nehri’nin kuzeyine çekilmesi ve silahsızlandırılmasını şart koştu. Bu şartlar yerine getirilmedikçe Lübnan’da bir ateşkesin mümkün olmayacağını belirten Katz, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarının tam uygulanmasının zorunlu olduğunu ifade etti. Katz ayrıca, Hizbullah lideri Nasrallah’ın öldürülmesinin “haklı ve önleyici bir tedbir” olduğunu savundu.
Kara harekâtı tehdidi: İsrail’in yeni planları
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, kuzeydeki zırhlı birliklerini ziyaret ederek Lübnan’a yönelik bir kara harekatına işaret etti. Gallant, Nasrallah’ın öldürülmesinin son olmadığını, kuzeydeki İsrail vatandaşlarının güvenliği için tüm askeri seçenekleri değerlendireceklerini açıkladı. İsrail’in kara harekatına yönelik bu hazırlıkları, bölgedeki tansiyonun daha da artacağına işaret ediyor.
Hizbullah’tan misilleme: “Nasrallah’ın yolunda savaşmaya devam”
Hizbullah’ın Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Naim Kasım, Nasrallah’ın öldürülmesinin örgütün savaşma kararlılığını azaltmadığını, aksine daha da güçlendirdiğini söyledi. Hizbullah’ın liderlik seçimlerini hızla gerçekleştireceğini belirten Kasım, örgütün İsrail’e karşı savaşa devam edeceğini ve kara harekatına hazırlıklı olduklarını vurguladı.
İsrail’in hedefi ne?
İsrail’in Lübnan’a yönelik uzun vadeli hedefleri arasında, Litani Nehri’ne kadar olan bölgeyi işgal etmek ve kalıcı bir kontrol sağlamak olduğu iddia ediliyor. Bu planlar, İsrail’in Lübnan’da daha geniş bir askeri strateji izlediğini ve sadece kısa vadeli operasyonlarla sınırlı kalmayacağını gösteriyor.
Bölgedeki çatışmaların daha geniş bir coğrafyaya yayılma riski artarken, Lübnan, Suriye ve hatta Yemen’e yönelik yeni saldırılar da gündemde. İsrail’in uluslararası arenada karşılık bulmayan eylemleri, yeni çatışmaların kapısını aralıyor.