AMED TV - Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Ekim 2024 için faiz kararını açıkladı. Yılın onuncu faiz kararı, piyasalarda büyük bir merakla bekleniyordu. Mart ayında en son güncellenen politika faizi, Ekim ayında da sabit kaldı.
Yılın onuncu faiz kararı
Merkez Bankası, politika faizini en son Mart 2024'te değiştirmişti. Yurt içi piyasalarda bu kez de Ekim ayında sabit kalacağı yönünde beklentiler hakimdi. Fed’in 4 yıl aradan sonra politika faizini 50 baz puan düşürmesi, TCMB'nin bu durumu nasıl değerlendireceği üzerine spekülasyonları artırdı. Ancak TCMB, geçen ayki toplantısında olduğu gibi bu ay da politika faizini yüzde 50 seviyesinde tutmayı tercih etti.
Ekonomistlerin tahminleri
AA Finans'ın anketine katılan ekonomistler, Merkez Bankası’nın Ekim ayında politika faizini sabit tutacağı yönünde öngörülerde bulunmuştu. Ekonomistlerin çoğunluğu, yıl sonunda faiz oranının yine yüzde 50 seviyesinde kalacağını öngörürken, bazıları Aralık ayında faiz indirimine gidileceği tahmininde bulundu. Reuters anketinde ise, katılımcıların çoğu indirimlerin 2025 yılı içinde gerçekleşeceği görüşündeydi.
Enflasyon beklentileri ve ekonomik gelişmeler
TCMB’nin Ekim ayı karar metninde, Eylül ayında enflasyonun ana eğiliminde bir miktar yükseliş gözlemlendiği ifade edildi. Yurt içi talebin yavaşladığı ve enflasyonun düşüşü destekleyici seviyelere yaklaştığı belirtilirken, temel mal enflasyonunun düşük seyrettiği kaydedildi. Ancak hizmet enflasyonundaki iyileşmenin son çeyrekte gerçekleşmesi bekleniyor.
Karar metninde dikkat çeken ifadeler:
- Para politikasındaki kararlı duruşun, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelme sağlayacağına vurgu yapıldı.
- Aylık enflasyonun ana eğiliminde kalıcı bir düşüş sağlanana kadar sıkı para politikası duruşunun devam edeceği belirtildi.
TCMB, enflasyon ve fiyat istikrarı hedeflerini gerçekleştirmek için gerekli tüm araçları kullanma kararlılığını sürdürüyor. Kurul, önümüzdeki dönemde enflasyon verilerini yakından takip ederek, piyasalardaki belirsizlikleri minimize etmeyi amaçlıyor. Önümüzdeki aylarda kredi ve mevduat piyasalarında olası gelişmelere göre makroihtiyati adımlar atılabileceği vurgulandı.