AMED TV - 15 Ağustos günü İstanbul’da yaşamını yitiren Diyarbakırlı, Kürt yazar, eski Türkiye İşçi Partisi milletvekili, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Yüksek Onur Kurulu üyesi Tarık Ziya Ekinci’nin cenazesi aile mezarlığında toprağa verildi.
Dün İstanbul’da yapılan törenin ardından bu sabah saatlerinde Diyarbakır’a getirilen Ekinci’nin cenaze için Yenişehir ilçesindeki Şehitlik Mezarlığı’nda uğurlama programı düzenlendi. Programa, DEM Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanları Serra Bucak ve Doğan Hatun, CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, yazar İsmail Beşikçi, Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Veysi Ülgen’in yanı sıra çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcisi, Ekinci’nin sevenleri ve yakınları katıldı.
“Tarık Abi, Kürt meselesinin bir özetidir”
Programda konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Tarık Ziya Ekinci’nin yaşamı mücadelelerle geçtiğini söyledi. Ekinci’nin Kürt meselesinin bir özeti olduğunu anlatan Bakırhan, “Bugün Tarık Abi için buradayız. Tarık Abi, Kürt meselesinin bir özetidir, resmidir. Tarık Abi, davasına sahip çıkan, Kürt meselesinin demokratik yollarda çözülmesini isteyen her onurlu işkence ve cezaevi gördü. Yılmadan Kürt halkının demokratik hak ve özgürlüklerinin gerçekleşmesi için ömrü boyunca mücadele etti. Hasta yatağında bile, Amed nevruzunu izleyen, sizin o görkemli duruşunuzdan duygulanan, direnen bir Tarık Abi’den bahsediyorum” dedi.
“İşkence, cezaevi, sürgün gördü”
Tarık Ziya Ekinci’nin işkence, sürgün ve cezaevi yaşadığını anlatan Bakırhan, “Son nefesini vermeye yakın zamanda bile, Amed’deki nevruzdan gurur duyan, sevinç gözyaşları döken, Amed halkının o direnişini, duruşunu önemseyen bir Tarık Abi’den bahsediyoruz. Tarık Abi, çok uzun yıllar mücadele etti. Yaşadıklarını anlatmak istemiyorum. İşkence, cezaevi, sürgün gördü. Ailesinden, çocuklarından uzak kaldı. Ama yılmadı. Sorunun çözümü için birikimini her daim ortaya koydu” diye konuştu.
“99 yıllık yaşamı bu toprakların tarihidir”
CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da, Ekinci’nin yaşamı bu topraklarda bir tarih olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Çocuklarıyla berabere büyüdük. Bunları burada aktarmak zorundayım. Evlerine, tepsiyle çok içliköfte götürmüşüm. Ailesinin yaşamı bir efsane gibi bize anlatılırdı. O yaşam bizim şekillenmemizde, yol almamızda, büyük yol gösterici oldu. En son evinde kendisini ziyaret ettik. 99 yıllık yaşamı bu toprakların tarihidir. Bir hafızanın, bir kararlılığın tarihidir. En son yaşamına kadar el verdiği ölçüde halkının hakları için Kürt halkının hakları için, Türkiye’de demokrasi için mücadele etti. Ve birikimini herkesle paylaştı.”
Konuşmaların ardından Ekinci’nin cenazesi aile mezarlığında toprağa verildi.