İklim alanında faaliyet gösteren sivil toplum örgütleri, Türkiye’nin 2024 yılı için hazırladığı iklim karnesini yayımlayarak, ülkenin iklim politikasını değerlendirdi. Karnede, Türkiye’nin güneş ve rüzgar enerjisi kapasitesini dört kat artırma hedefi olumlu olarak yer alırken, bu hedefin ulusal enerji planına dahil edilmemesi endişe kaynağı oldu.

İklim örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin kömür ve nükleer enerji politikalarına dair ciddi eleştiriler yer aldı. Afşin-Elbistan kömürlü termik santralinin genişletilmesi planı ve “2053 uzun dönemli iklim stratejisi”nde fosil yakıtların çıkışının yer almaması, karnede olumsuz bir değerlendirme aldı. Ayrıca, Türkiye’nin 2050 yılına kadar nükleer enerjiyi üç katına çıkarmayı taahhüt etmesi, bu enerji türüne olan bağımlılığın pahalı ve tehlikeli olduğu ifade edilerek eleştirildi.

İklim örgütleri, Türkiye’nin kömür santrali genişletme planından vazgeçip acilen kömürden çıkma planları hazırlaması gerektiğine dikkat çekerken, nükleer enerji bağımlılığından son verilmesi gerektiğini belirtti. Yenilenebilir enerji politikalarının ise doğaya saygılı, halkın katılımıyla ve sürdürülebilir bir şekilde hayata geçirilmesi gerektiği vurgulandı.

Karnede, sivil toplumla birlikte hazırlanmayan iklim kanunun akıbetinin belirsizliğini koruduğu da ifade edilerek, iklim eylemlerinin şeffaf ve toplumsal mutabakata dayalı şekilde yürütülmesi gerektiği vurgulandı.

İmzacı kurumlar arasında 350 Türkiye, Avrupa İklim Eylem Ağı, Greenpeace Türkiye, WWF-Türkiye ve TEMA Vakfı gibi önemli sivil toplum kuruluşları yer aldı. Bu kurumlar, Türkiye’nin iklim stratejisinin geleceği konusunda daha fazla şeffaflık ve halkın katılımını talep ettiklerini belirtti.

Alanya'da deprem oldu! Alanya'da deprem oldu!

Sonuç olarak, iklim örgütleri, Türkiye’nin iklim politikalarının daha yeşil ve sürdürülebilir bir geleceğe yönelik olarak şekillendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, hükümetin adımlarını daha çevre dostu bir şekilde atması gerektiğine dikkat çekti.

Kaynak: Mezopotamya Ajansı