Narin Güran’ın kaybolmasıyla ilgili davada, baba Arif Güran mahkemeye müşteki sıfatıyla konuşarak olayla ilgili detayları anlattı.
Arif Güran, mahkemeye başlarken kızının kaybolması sürecine nasıl dahil olduğunu belirterek, “Telefonla arayan kişiler küçük bir kız sesi dinletiyorlardı. Bu durum beni çok endişelendirdi ve kızımı aramaya başladım,” dedi. Kendisine yapılanları karşılıksız bırakmayacağını vurgulayan Güran, "Kimseye zararım olmaz ama zorbalık görürsem karşılık veririm," şeklinde konuştu.
Arama sürecini anlatan baba, çevrede yoğun bir insan kalabalığı olduğunu belirtti ve köyün arka tarafına doğru ilerlediğini söyledi. Mısır tarlasına yönelen köpeklerin izlediği rota hakkında bilgi veren Güran, "Amcamın oğlu arayarak bir trafik kazası olduğunu ve kazazedenin Narin’e benzediğini söyledi. Hastaneye gidip gözlerimle görmek istedim,” ifadeleriyle o anları anlattı.
Aracına ilişkin yaşanan bir olaydan da bahseden Güran, Nevzat adlı kişiden aldığı araç nedeniyle zarar ettiğini ve Nevzat'ın bu zararı karşılamayı kabul etmediğini ifade etti. Aralarında yaşanan gerginliği açıklarken, "Kellem de gitse doğru budur," diyen Güran, yaşanan anlaşmazlığın çözülmesi için köydeki ileri gelenlerden birinin araya girdiğini belirtti. Mahkeme Başkanı, Güran’dan kısa bir ara vermesini istedi.
Güran, evinin yakınında bulunan bir kameranın kızının kaybolduğu saati kaydettiğini ancak kamera kayıtlarının dikkate alınmadığını öne sürdü. "İlk gün söyledim, komutanıma 'Kamera benim evimi net görüyor,' dedim," şeklinde konuşan Güran, güvenlik kameralarının incelenmediğini iddia etti. Mahkeme Başkanı’nın, "Devlet o kamera kayıtlarına bakmamış olabilir mi?" sorusuna, "Bakmaya yetkimiz yok dediler," şeklinde yanıt verdi. Mahkeme Başkanı: Belki de bakmışlardır
Arif Güran: Güneş vuruyor diyorlar. Kızımın en son görüldüğü saatler o kamera 18.30 sıralarını gösteriyor
Mahkeme Başkanı: Oraya drone getirmeyi akıl eden devlet o Dara-2 kamerasını mı akıl edemeyecek?
Olayın ardından Nevzat ile arasında yaşanan husumetin artıp artmadığı sorulan Güran, bu olaydan ötürü Nevzat’ın kendisine kin beslediğine inandığını belirtti.
Diyarbakır Barosu eski başkanı Nahit Eren:
Narin Güran’ın kaybı ve sonrasında yaşananlarla ilgili mahkemede baba Arif Güran’a sorular yöneltti. Eren, Diyarbakır Barosu'nun davada yer almasının önemini sorarak, Güran’ın ailesine dair detaylı bilgiler aldı. Arif Güran, Eren’in “Köyde bir araya gelip ‘Kim neden yaptı?’ diye toplantılar düzenlendi mi?” sorusuna, olayın altıncı gününe kadar uyumadığını ve sadece abisi Ali Rıza Güran ile birebir görüşmeler yaptığını belirtti.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı ile cezaevi görüşmeleri hakkında tartışma
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı, cezaevindeki görüşmelere ilişkin Arif Güran’a, oğlu Enes’e “fazla konuşma” demesinin sebebini sordu. Güran, bu ifadenin yanlış anlaşıldığını, kızını öldürdüğü ima edilerek kendisinin suçlanmasını kabul etmediğini belirtti. Savunma avukatları ise bu ifadenin eksik bir videoya dayanarak sunulduğunu savundu. Mahkeme Başkanı, videonun eksik olduğuna dair görüşlerini doğruladı.
Enes Güran'ın avukatının soruşturma sürecine yönelik sorgulaması
Enes Güran’ın avukatı, Arif Güran’ın yakın zamanda ifadeye çağrıldığını hatırlatarak, ifadesinde neler söylediklerini sordu. Güran, bilmeden konuştuğu bazı ifadeler yüzünden tekrar çağrıldığını, devletin oğlunun haklarını bir katilin ifadeleriyle ihlal ettiğini düşündüğünü belirtti. Güran ayrıca, güvenlik kamerasının izlenmesini istediğini ancak bu isteğin dikkate alınmadığını ekledi.
“Herkes söz hakkına sahip ama Arif Güran'ın yok”
Avukat, kamuoyunda herkesin dosyaya dair bir görüş beyan edebildiğini ancak Arif Güran’ın sesini duyurmasının engellendiğini vurguladı. Mahkeme Başkanı, bu açıklamayı ilk başta anlamakta zorlandı ancak avukatın tekrar anlatması üzerine teşekkür ederek dinlemeyi sürdürdü.
Bu ifadelerle mahkeme salonunda dram dolu anlar yaşanırken, Arif Güran kızının kaybının arkasındaki sır perdesinin aralanmasını talep etti.
Salim Güran’ın avukatı, baba Arif Güran’a yönelttiği sorularla dikkat çekti. Avukat, Arif Güran’a, abisi Salim Güran ile aralarında herhangi bir husumet olup olmadığını ve eşinin cinayetle bağlantılı olup olamayacağını sordu.
"Benim ailem böyle şeyler yapmaz"
Avukat: "Arif Bey, Güran ailesinde sözü geçen kişi Salim mi, Hüseyin Güran mı, yoksa Ali Rıza Güran mı?" Arif Güran: "Asla. Salim tarla işleriyle uğraşıyor. Benim bir kepçem var; oğlum kepçede çalışıyor, diğerini operatör yaptım ki, boş yere gezmesinler. Salim’in bende hükmü yok, sadece köyün arazilerini kontrol eder. İşlerim zor gittiği için bir kez 160 bin lira istedim, gönderdi."
Avukat: "Salim’le hiç kavgaya tutuştuğunuz oldu mu?" Arif Güran: "Balkonlarımız birbirini görür; bazen o gelir, çay içerim, bazen ben giderim. Eğer Salim’in bende bir art niyeti olsaydı, şimdi bunu açıkça söylerdim."
Avukat: "O zaman Salim’in kızınızı öldürmesi için bir neden var mı?" Arif Güran: "Hayır, benim ailem böyle bir şey yapmaz."
Arif Güran’a, Salim Güran’ın avukatı, eşiyle ilgili de soru sordu. Eşinin cinayete karışıp karışmadığını sorguladı.
Avukat: "Eşinizden şüphe ettiniz mi?" Arif Güran: "Hayır, eşimle severek evlendim. Annem başta kısa olduğu için istemedi ama özür dilerim, o da benim hayatımın bir parçası. Eşimle birlikte 22 yıl geçirdim, böyle bir şey olamaz. Eğer bir şey yapsa, sesinden anlardım."
Mahkeme Başkanı araya girerek: "Kaynanalık da yapmış, demek ki." dedi.
Arif Güran: "Evet, eşimin sesini çok iyi tanırım. Kimse benim kızımın üstünde olamaz, ama eşimin sesini her zaman tanırım."