Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi Tavşantepe Köyü’nde 21 Ağustos’ta kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran’ın cesedi, yaklaşık iki hafta sonra 8 Eylül’de bir çuval içinde derede bulunmuştu.
Cinayet soruşturmasında tutuklu bulunan ve aynı zamanda köyün muhtarı olan amca Salim Güran’a ait telefon görüşmeleri, olayın gizemiyle ilgili çarpıcı ayrıntılar sunuyor. SÖZCÜ'nün ulaştığı ses kayıtları, Güran’ın, karakol komutanı ve köylülerle yaptığı konuşmalarda, Narin’in kayboluşunu farklı şekillerde açıklamaya çalıştığını ortaya koyuyor.
Şüpheli iddialar ve korku dalgası
Ses kayıtlarında Salim Güran’ın, ilk başta kızının kaybolduğuna dair aldığı haberi soğukkanlılıkla karşıladığı, ancak ilerleyen görüşmelerde tedirgin olduğu görülüyor. Güran, Jandarma’ya, “Köylüler kaybolduğunu söylüyor, biz de her yeri arıyoruz ama bulamıyoruz,” diyerek durumu raporluyor. Ancak, ilginç bir şekilde Narin’in kayboluşunun ardından sürekli olarak farklı senaryolar öne sürüyor: "Belki suya düştü" veya "Çingene kadınlar kaçırmış olabilir" gibi olasılıklar, olayın üzerine yapılan aramalarda amcanın ifadesine yansıyor.
Telefon görüşmelerinde çelişkili ifadeler
Amca Salim’in, karakol komutanına, “Çocuk kayboldu, ama en son köyde iki Çingene kadının arabası görüldü,” demesi dikkat çekici. Ses kaydında, komutanın, Salim’e “Kimse suya düşmüş mü?” diye sorması üzerine, Güran'ın, “Köprünün orada korkuluk yoktu, belki suya düşmüş olabilir,” şeklinde yanıt vermesi de şüpheli. Amca, defalarca Narin’in kaybolduğunda saatleri değiştirerek, olayın farklı zaman dilimlerinde gerçekleştiğini belirtiyor.
Gizli görüşmeler ve yanıltıcı yönlendirmeler
Yapılan telefon görüşmelerinde, Güran’ın, köylülerle yaptığı sohbetlerde çeşitli yönlendirmelerde bulunduğu görülüyor. Örneğin, bir köylüye, "Bütün evlere bakıyoruz ama bulamıyoruz," diyerek bir taraftan da, köydeki güvenlik kamerasını kontrol etmek üzere okulun anahtarını almak için talimat veriyor. Ancak, Güran bu süreçte “Çingene kadınlar” teorisini sürekli olarak dile getiriyor. Ses kaydında, "Okulun kamerası var. Jandarma görüntülere bakacak," diyerek, olayı başka bir yöne çekmeye çalıştığı da anlaşılıyor.
Devlet su işleri görevlisiyle yaptığı görüşmelerde manipülasyon
Narin’in kaybolduğu günlerde yapılan başka bir telefon görüşmesinde, Salim Güran, Devlet Su İşleri (DSİ) görevlisini yanıltarak, "Kızın suya düşmüş olabileceğini şüpheleniyoruz," diyerek görevlilere farklı bir arama alanı öneriyor. Ancak, DSİ görevlisinin "Eğer suya düştüyse, çıkarmamız gerekir," şeklindeki açıklamasına rağmen Güran, "Acaba ızgaranın altına takılmış olabilir mi?" diyerek görüşmeleri manipüle etmeye çalışıyor.
Düşük profilde soğukkanlılık ve manipülasyon
Tüm bu telefon görüşmeleri, amca Salim Güran’ın kaybolan kızını bulmaya yönelik hareketlerinden ziyade, olayın üzerine fazla bir şüphe çekmeden yönetmeye çalıştığını gösteriyor. Görüşmelerdeki soğukkanlılık ve şüpheli yönlendirmeler, amcanın suçla bağlantılı olabileceği izlenimini güçlendiriyor.
Salim Güran’ın telefon görüşmelerindeki çelişkili ifadeler, şüpheli tavırlar ve sürekli olarak alternatif senaryolar öne sürmesi, cinayetle ilgili soruşturmanın seyrini değiştirebilir.