DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, Ankara'da düzenlediği basın toplantısında, kayyım uygulamaları ve Kürt sorununun çözümü üzerine önemli açıklamalarda bulundu. Kayyım rejiminin Türkiye'deki demokratik hakları ve hukuk düzenini tehdit ettiğini belirten Doğan, kayyımların yalnızca yerel yönetimlere değil, aynı zamanda halkın seçme ve seçilme hakkını da gasp ettiğini vurguladı.
Kayyım uygulamalarının Türkiye'de adaletin ve halk iradesinin yok sayılması anlamına geldiğini ifade eden Doğan, kayyım atamalarının, Hakkari'den İstanbul’a kadar geniş bir coğrafyada bir tür siyasi darbe yaratma amacı taşıdığını söyledi. Esenyurt'taki kayyım atamasını örnek göstererek, Kürt kimliği üzerinden suç yaratılmaya çalışıldığını savundu.
Doğan, kayyım uygulamasına karşı tüm muhalefet partilerinin ortak bir mutabakata vardığını belirterek, bu mutabakatın yasal bir zemine oturtulması gerektiğini söyledi. Bu çerçevede, Meclis’te sunulan kanun teklifinin bir an önce kabul edilmesini talep etti.
Kürt meselesine de değinen Doğan, Türkiye'nin bu sorunu çözmesi için tarihi bir fırsat yakaladığını ve bu fırsatın kayyım uygulamalarıyla engellenmemesi gerektiğini söyledi. "Kürt meselesinin çözümü için gerekli zeminin hazır olduğunu" belirten Doğan, çözüm için adımlar atılmadığı takdirde bu fırsatın kaçırılacağını vurguladı.
Ayrıca, Abdullah Öcalan'ın çözüm çağrısına dikkat çeken Doğan, İmralı'daki tecridin kaldırılmasının ve Öcalan’ın mesajlarının dikkate alınmasının önemini belirtti. "Tecridi sürdürmek yerine, Sayın Öcalan’ın mesajına kulak verilmeli ve bu konuda somut adımlar atılmalıdır" dedi.
Doğan, son olarak, hem Türkiye'deki siyasi durumu hem de Kürt sorununa dair beklentileri karşılamak için çözüm önerilerinin hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi.