Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin Eş Genel Başkanlar Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan başkanlığında gerçekleştirdiği toplantı sonrasında önemli bir açıklamada bulundu. MYK, Kürt meselesinde demokratik çözüm arayışı, tecrit uygulamaları, kayyum politikaları ve parti olarak üstlenecekleri rol konusunda dört başlık altında bir çağrı metni yayımladı.
Toplantıda, Kürt meselesinin barışçıl ve demokratik yollarla çözülmesi gerektiğine vurgu yapıldı. Parti, Türkiye’nin bu köklü sorununu çözmek için tüm toplumsal kesimlerin katılımıyla bir barış ve uzlaşı sürecine girilmesi gerektiğini belirtti. Yapılan açıklamada, "Türkiye'nin demokratikleşmesi ve toplumsal barışın sağlanması için Kürt meselesinin çözümü şarttır" ifadeleri kullanıldı.
"Tecrit kaldırılmalı" talebi
DEM Parti MYK, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın tutukluluk koşullarının toplumda derin bir etki yarattığını belirterek, tecrit politikasının kaldırılması ve barış sürecinde Öcalan’ın rol almasının önemini vurguladı. Açıklamada, Öcalan’ın "çatışma ve şiddet ortamını hukuki ve siyasi zemine çekme" konusunda teorik ve pratik güce sahip olduğu belirtilirken, tecrit koşullarının toplumsal barışın önünde engel oluşturduğu ifade edildi.
DEM Parti'nin "Barış sürecinde rol" açıklaması
DEM Parti, barış sürecine katkı sağlama konusunda üzerine düşenleri yapmaya hazır olduğunu belirterek, demokratik siyaset zemini ve müzakere yollarının önemine vurgu yaptı. Parti, bu kapsamda toplumun farklı kesimlerinin temsil edilmesini sağlayacak kapsayıcı politikalar geliştireceklerini açıkladı. Parti temsilcileri, Kürt meselesinin çözümünde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin etkin bir diyalog zemini olması gerektiğini ve çözüm arayışlarının barışçı yöntemlerle sürdürülmesi gerektiğini ifade etti.
"Kayyum politikaları toplumsal güvensizlik yaratıyor"
DEM Parti’nin açıklamasında kayyum uygulamalarının toplumsal güveni zedelediği ve demokratik yerel yönetimleri engellediği dile getirildi. Merkezi yönetimin yerel iradeye müdahalesinin seçme-seçilme hakkını ihlal ettiğine değinilerek, yerel demokrasinin korunmasının önemine dikkat çekildi. Parti, demokratik temsiliyetin sağlanması adına kayyum politikalarının son bulması gerektiğini ifade etti.
DEM Parti, Türkiye’de tüm demokrasi güçlerine çağrıda bulunarak, toplumsal barış için siyasal çıkarların ötesine geçilmesi gerektiğini belirtti. Açıklamada, Kürt meselesinin demokratik çözüm sürecinde rol almak isteyen tüm kesimlerin bu tarihi sorumluluğa uygun bir tavır sergilemesi istendi.