İstanbul’da, yenidoğan bebeklerin ölümlerine yol açarak haksız kazanç sağladıkları iddiasıyla yargılanan 47 sanıktan 22’si tutuklu olarak devam eden ‘Yenidoğan Çetesi’ davasının beşinci gününde, çetenin en önemli isimlerinden İlker Gönen’in savunması dikkat çekti. Gönen, suçlamaları reddederek medya üzerinden kendilerine yönelik oluşturulan baskıya dikkat çekti. “Medyada öyle bir baskı oluşturuldu ki, ‘Bu insanlar gün yüzü göremesin, ölsün’ denildi,” diyerek, hakkındaki iddialara karşı büyük tepki gösterdi.
Duruşma Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ederken, mahkeme salonunu eski Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık da izledi. Bugün, 112 ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir, İlker Gönen, Dursun Eryılmaz ve Fırat Sarı’nın da dinlenmesi bekleniyor. Geçtiğimiz dört gün boyunca tutuklu sanıklardan 18’i ifade verdi.
“Hasta sevkinden kazanç sağladım, suçlamaları kabul etmiyorum”
İlk olarak ifadesi alınan Gıyasettin Mert Özdemir, suçlamaları genel olarak reddetti, ancak hasta yönlendirmelerinden maddi kazanç sağladığını itiraf etti. Özdemir, 112 Acil servislerinin ve hastanelerin sevk süreçlerine dair yaptığı açıklamalarda, kamu hastanelerinde kuvözlü ekip sayısının yetersiz olduğunu ve bu nedenle özel hastanelere sevklerin yapıldığını belirtti. Özdemir, “Yaralı bir hasta geldiğinde, yer bulunamadığında özel hastaneler devreye giriyordu. Çeteleme listesi dediğimiz sistem burada devreye giriyordu,” diyerek süreci açıkladı.
Özdemir, soruşturma savcısının kendisi aleyhine algı oluşturduğunu belirterek, sadece yenidoğan değil, başka branşlarda da hasta yönlendirmesi yaptığını vurguladı. Ancak, yalnızca Kaya bebek üzerinden savunma yapabileceğini söyledi.
"Bebek ölümlerine katkım yok"
Doktor Dursun Eryılmaz ise, kendisine yönelik bebek ölümleriyle ilgili suçlamaları reddetti. Kendisinin dört bebek ölümüne ilişkin sorumlu tutulduğunu ifade eden Eryılmaz, yalnızca Karaduman bebekle ilgili müdahalede bulunduğunu ve ölümün ardından hastane yönetiminin kendisini haberdar etmediğini söyledi. Ayrıca, hastanelerde yer bulamayan hastaların sevk süreçlerinde özel hastanelerle iletişim kurduğunu belirtti.
Eryılmaz’ın avukatı, müvekkilinin itibarının zedelendiğini ve soruşturma sürecinin gizliliğinin ihlal edildiğini savundu. Avukat, savcı Yavuz Engin’in kendilerine yönelik algı operasyonu yaptığını ileri sürerek, suç duyurusunda bulunacaklarını belirtti.
İlker Gönen: “Medyada bizim ölüme mahkum edilmemizi sağladılar”
Davada, çetenin iki numarası olarak gösterilen İlker Gönen’in savunması ise dikkatle takip edildi. Gönen, 2017 yılında Fırat Sarı ile tanıştığını ve sonrasında Medisense isimli bir firmada danışmanlık yaptığını belirtti. Çetenin işleyişine dair suçlamaları reddeden Gönen, medyanın kendilerine yönelik oluşturduğu baskıya dikkat çekerek, “Bizlere, ‘ölün, gün yüzü göremeyin’ denildi. Bu kadar baskının olduğu bir ortamda savunma yapmak zorlaşıyor,” dedi. Gönen, suçlamaların asılsız olduğunu ve kendisinin yalnızca hastalar için uygun tedavi koşullarının sağlanması amacıyla yönlendirme yaptığını savundu.
Çetenin yapısı ve savunmalar devam ediyor
Bugün dinlenmesi beklenen diğer sanıklar arasında yer alan Fırat Sarı ve İlker Gönen’in savunmalarının ardından, davanın ilerleyen günlerinde diğer sanıkların ifadeleri alınmaya devam edecek. Yenidoğan Çetesi davası, gerek suçlamaların kapsamı gerekse sanıkların birbirlerine yönelik savunmalarıyla dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor.