İstanbul ve Tekirdağ'da SGK'yı manipüle ederek haksız kazanç elde etti ve en az 10 kişinin ölümüne neden olduğu iddia edilen Yenidoğan Çetesi davasında, çete lideri Fırat Sarı itiraflarda bulundu. Sarı, çetenin işbirliği yaptığı hastaneleri açıklarken, bu ağın sadece doğum servislerini değil, farklı sağlık birimlerini de kapsadığını söyledi.
Bakırköy Adliyesi'nde görülen davanın özgürlük duruşmasında hakim karşısında çıkan Fırat Sarı, SGK'yı dolandırarak günlük 8 bin liraya kadar haksız kazanç sağladıklarını kabul etti. Çetenin lider soru-cevap sürecinde hastanede sahipleri işleyişten haberdar olduğu belirtilirken, sistemin iç dünyasının ayrıntıları paylaşıldı.
"Hastane sahiplerinin haberi vardı"
Duruşmada avukatların sorularını yanıtlayan Fırat Sarı, işbirliği merkezleri hastaneleri isim vererek açıkladı. diyen Sarı, "Tekirdağ'dan İstanbul'a kadar birçok özel hastane bu sistemi içeriyordu" diyen Sarı, özellikle Beylikdüzü ve Silivri bölgesindeki bazı hastaneleri işaret etti.
Savcının, "Hastane sahipleri paralarının yönlendirilmesinden haberi var mı?" Soruşturmaya net bir yanıt veren Sarı, "Evet, farkındaydı" diyerek itirafını tekrarladı.
İşleyiş nasıl gerçekleşiyordu?
Davanın savcısı, çetenin SGK üzerinden ilerleme usulsüz kazancı detaylı bir şekilde sorgulandı. Çapraz sorgulamada, hastaların 112 acil servisle manipüle edilerek anlaşmalı özel hastanelere yönlendirildiği ve bu süreçte bazı bebeklerin hayatlarının kaybedildiği vurgulandı. Sarı, “Hasta mücadelesi verdi. Herkes daha fazla hasta almak istediğini belirterek, sektördeki rekabetin bu tür olaylara zemin hazırladığını belirtti.
Savcı, şirketin neden Sarı'nın kendi adına değil, çalışanlarının gelişimininu da sorguladı. Sarı, "Çalışan doktor ve resmi görevlileri ortak yaparak ödemeleri yasal hale getirmek istedik", savunmasını yaparken bu açıklama mahkeme heyetini tatmin etmedi.
Bebek ölümleriyle ilgili sorumluluğu kabul etmedi
Fırat Sarı, bebek ölümleriyle ilgili ihmal iddialarını reddetti. “Her şey usulüne uygun yapıldı. Kendi adıma üzerime düşeni yaptım” dedi. Ancak savcı, sanıklar arasında yer alan Sanatçıların "doktor ve personel eksikliklerine" dikkat ederek, bebek ölümlerinin arttığını Sarı'ya vurguladı.
"Devletle İlişki İçindeydim"
Savcı, Fırat Sarı'ya geçmişte yaptığı bir açıklamayı hatırlatarak, “Devletle ilişki içindeydim. Topluma Kazandırma Yasası'ndan çıktım” uyarısı gündeme geldi. Bu konuyla ilgili davayla ilgili soran savcıya Sarı, "Geçmiş konusuyla ilgili hep bir baskı alınmış" şeklinde yanıt verdi. Ancak savcı, bu açıklamayı yeterli bulmayarak, "Devletle görüştüğünüzü söylediniz, bunun amacı neydi?" süresi yineledi. Sarı, aynı sorunun tekrarlanmasıyla yetindi.
Epikriz Belgeleri ve Usulsüzlük İddiaları
Savcı, SGK denetiminde ortaya çıkan usulsüzlükleri gündeme getirerek, “Epikrizlerin bebeklerine uygun olduğunu söylüyorsunuz. Ancak denetim sonrasında 'epikrizleri aynı yazacağız, ciddi zararımız var' demişsiniz. Bu zarar ve epikrizlerin aynı yazılması arasında nasıl bir ilişki var?” diye sordu. Sarı, bu konuda net bir açıklama yapmaktan kaçınarak, "Hatırlayamıyorum ama zararımız olmuştur" dedi.
“WhatsApp'a Geçelim” Talimatı
Dava dosyasına giren telefon kasetlerine değinen savcı, Sarı'nın sık sık “WhatsApp'a geçelim” dediğini hatırlattı. Savcı, bunun nedenini sorduğunda, Sarı, "Mehmet Gürül'ün evinde telefon çekmiyordu" yanıtını verdi. Ancak savcı, “Bu sadece Mehmet Gürül değil, birçok kişi için geçerli. Hakan Doğukan Taşçı, dinlendiğinizi Ocak ayında söyledi, ama siz Ekim yerinde WhatsApp'a geçiyorsunuz. Neden?” diyerek yanıtın ayrıntılandırıldığını belirtti.
Şirket Neden Çalışanların Üzerine Kuruldu?
Savcı, çete lideri olduğu iddia edilen Sarı'nın şirketi kendi adına değil, çalışanların üzerine kurma gerekçesini de sorguladı. Sarı, "Doktor ve Resmileri ortaklaşa ödemeleri yasal hale getirmek istiyordu" derken, savcı bu tatmin edici bulmadı: "Şirketin üzerine olsa da da ortak yapabilirdiniz. Neden kendi adınıza kurdunuz?” Sarı ise ısrarla aynı savunmayı tekrarladı.
Hemşirelere Ödenen “Motivasyon Ücretleri”
Üye hakim, çetenin hastaneleriyle ilgili mali sorgularken, doktorlara ödenen “motivasyon fiyatları” konusu gündeme getirildi. Sarı, bu ödemelerin sabit olduğunu ve ciroya bağlı olmadığını ifade etti. Ancak üye hakimi, “Kar elde ettiğiniz yatış hatalarına bağlı. Hasta savaşı olduğunu söylüyorsunuz. Peki, Resmilerin maaşları ya da motivasyon ücretleri değişiyor mu?” sorularla, hastaneler arasındaki rekabetin nasıl çoğaltılacağını araştırdı.
Hastanelerle Yapılan Anlaşmalar
Üye hakim, Sarı'nın hastanelerle yaptığı anlaşmalara ilişkin ayrıntılı bilgi istedi. Sarı, “Hastaneler genellikle bizi kendileri ararlar. Başhekim ya da sorumlu kişi, eksiklik ya da aksaklık durumunda bize ulaşır” dedi. Üye hakimin “Bir hastanede yeniden yardım istemek, bu teklifi neden kabul etmediniz?” Soruna gelince Sarı, "Teklif vardı ama gitmedik" yanıtını verdi.
Üye hâkim: Sizin kâr elde etmeniz neye bağlı? Ne kadar yatış olursa hastane o kadar kâr elde ediyor diyorsunuz. Bu da ciroya mı yansıyor? Fırat Sarı: Hasta savaşı var. Herkes hastası daha fazla olsun ister.
Davanın Seyri Nereye Gidecek?
Savcının ve hakimlerin sorularına verdikleri yanıtlar, çete lideri olduğu iddia edilen Fırat Sarı'nın eylemlerinin boyutlarını daha da genişletmekti. Özellikle usulsüzlüklerin üzerini örtmek için kullanılan bilgisayarların ve sağlık çalışanlarının maaş yapılarıyla ilgili tartışmalar, davanın önemli bir dönüm noktasına işaret ediyor.
Yenidoğan Çetesi davasında bir sonraki duruşma tarihi uygulanırken, kamuoyunda, Türkiye'deki sağlık sistemindeki bu skandalın tüm boyutlarıyla ortaya çıkarılması bekleniyor.
Skandalın boyutu daha da büyüdü
Sarı'nın açıklamaları, davanın kapsamını genişletti. Soruşturma programında yetişkinlerin yoğun bakımı, fizik tedavi ve göz birimlerinin çetenin ağına dahil olduğu ortaya çıktı. Mahkeme salonundaki toplantı, hastanelerin içerdiğine süt bilgisi sahibinin doğrulayan itiraflarla ayakta durmasına neden oldu.
Medyada "Yenidoğan Çetesi" olarak bilinen bu yapı, SGK üzerinden haksız kazanç sağlamak amacıyla özel hastanelere yönlendirildiği ve usulsüzlükler sonuçta en az 10 yıllık ölüm yolundaki iddialarıyla gündeme gelmişti. Davanın gidişatına göre, özel sağlık sektöründeki sistematik problemler de günün tarihinde ortaya çıkabilir.
Bakırköy Adliyesi'nde devam eden davada, hem sanıkların savunmaları hem de sağlık sistemindeki yolsuzluk iddiaları daha kapsamlı bir şekilde seçilecek. Mahkeme, devam eden duruşmalarda daha fazla tanık ve delilleri talep etti.