DEM Parti'nin Mardin adayı Ahmet Türk, KRT'de katıldığı bir programda gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Başak Demirtaş'ın adaylıktan çekilmesini 'doğru' ve 'yerinde bir tavır' olarak değerlendiren Türk, çözüm sürecine ilişkin de önemli değerlendirmelerde bulundu. Toplumu yeniden ortaklaştıracak bir siyasetin gerekliliğine vurgu yaparak, milliyetçilik üzerinden apolitik kesimi kendi etkisi altında tutmaya çalışan bir anlayışa dikkat çekti. Çözüm sürecinin başlaması konusunda umutlu olmadığını belirten Türk, AKP'nin atadığı kayyumlar konusunda ise halk iradesinin önemine vurgu yaptı. Türk, halk iradesinin yok sayıldığına dikkat çekerek, demokrasi mücadelesi verdiklerini ve adaletin, eşitliğin, barışın sağlanması için mücadele ettiklerini belirtti. Halkın rızasının olmadığı durumları ortaya koymaya çalıştıklarını ifade eden Türk, hukukun ve adaletin olmadığı bir ülkede yaşananların kabul edilemez olduğunu vurguladı.

Başak Demirtaş'ın Adaylıkten Çekilme Kararı

Edirne Cezaevi'nde tutulan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın eşi Başak Demirtaş'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığından çekilme kararıyla ilgili açıklamalarda bulunan Türk, bu kararın doğru bir tavrı yansıttığını belirtti.

Türk, şu sözlerle devam etti:

Kılıçdaroğlu'ndan Akşener'e sert gönderme: İşbirlikçi çıktı Kılıçdaroğlu'ndan Akşener'e sert gönderme: İşbirlikçi çıktı

'Başak Demirtaş'ın tutumu bence doğruydu. Partiyi sahiplenecek bir duruş sergiledi. Önemli olan Türkiye'nin her bölgesinden aday çıkarmak konusunda verilen bir mesajdı. Bizim mücadelemiz demokrasi mücadelesi. Kürt halkının baskı altına alınmasına karşı demokrasiyi kalıcı hale getirmek için çaba harcıyoruz. 'Zayıf' ve 'güçlü' aday tartışmaları yürütüldü. Bizim siyasetimiz net. Bugüne kadar inkar edilen bir halkın mücadelesini veriyoruz, tabanımızın bu mücadeleye neden katıldığını çok iyi anladığını düşünüyorum.'

'CHP, KÜRT SORUNUNU ÇÖZECEK KABİLİYETTE DEĞİL'

CHP'nin genel seçimlerde kendileri ile açıktan bir görüşme yapmadığını anımsatarak 'CHP bu kadar muazzam bir sorunu çözecek kabiliyette değil' diyen Türk, şöyle devam etti:

'Cumhurbaşkanlığı seçiminde bir araya gelmenin ve güçlü iki adaydan birinin etrafında toplanmanın doğru olduğuna inanıyorum. Çok farklı ideolojilerde olan partilerin bir araya gelmesiyle altılı masanın güçlü bir mesaj veremeyeceği inancı da bende vardı. Sayın Kılıçdaroğlu bir taraftan, açık açık bir görüşmenin içine girmediler bizle, çünkü biz cüzzamlı olarak görülüyoruz herkes uzaktan mesaj göndererek temas kurmaya çalışıyor, bu yanlıştır. Buna rağmen bütün gücümüzle Kürdistan'da Kılıçdaroğlu'na destek verdiğimiz ortaya çıkıyor.

Ancak Kılıçdaroğlu'nun Kürt sorununu çözeceğine inancımız yoktu. Bugün de yok. CHP bu kadar muazzam bir sorunu çözecek kabiliyette değil. Bugün bir lider yok orada. Sayın Özgür Özel demokratik bir insan ama parti içinde Kürtleri kucaklayacak, hak ve özgürlüklerini sahiplenecek bir yapının CHP'de olduğunu düşünmüyorum. Kürtlerin inkarı üzerinden bir siyaset yürütülmüş, bugün Kürtler CHP'den uzak durmuşsa bunun tarihi nedenleri var. Bugün bütün kurumlar Erdoğan'ın kontrolü altında. CHP'nin Kürt sorununu çözme gibi bir anlayışla ortaya çıkması halinde bunu çözebilecek bir güce sahip olmadığını ifade etmeye çalıştım. Bugün Kürtler üzerinde en büyük zulmü yürüten bugünkü iktidardır.

Doğru bir rota izlediğinizde toplum sizi anlar ama bakıyoruz sol siyaset çok güçsüz. O zaman hem sosyalistler, devrimciler hem de demokrasi mücadelesi verenler kendilerini gözden geçirmelidirler. İlkeli bir siyaseti esas almak lazım.'

'ÖCALAN'DAN MESAJ GELİR Mİ?'

Abdullah Öcalan'dan mesaj gelip gelmeyecği sorusuna yanıt veren Türk, 'Geçmişteki gibi bir akademisyen üzerinden verilecek bir mesajın anlamı yok. Sayın Öcalan'ın avukatları vardır, üç yıldır görüşmüyor. İstediği mesajı verme zemini ortada yok. Avukatlarıyla görüşürse, bazı mesajlar verilirse halk üzerinde bir karşılığı olacağını kabul etmek gerekiyor. Kürtler üzerinde elbette önemli bir etkisi var' ifadelerini kullandı.